YaşamGenel

Köpek Sahiplenmeden Düşünülmesi Gerekenler Part-2

Merhaba arkadaşlar yaklaşık 2 yıl sonra köpek sahiplenmeden önce düşünülmesi gerekenler part-2 yazımı yazmaya karar verdim. Daha önceki yazdığım sahiplenmeden düşünülmesi gerekenler yazımı yazarken henüz yeni köpek bakmaya başlamıştım ve yavru bir köpeğin bakımı ve zorluklarını anlatmıştım. Bu yazımda ise neredeyse 3 yıl olacak bir köpek bakımı tecrübesi ile bildiklerimi ve yaşadıklarımı aktarıyorum. Bu yazıyı yazma sebebim yeni köpek sahiplenecek kişilerin sahiplenmeden önce uzun uzudıya ve çok kapsamlı şekilde düşünmesini sağlamak.

Köpek sahiplenmeye karar veren kişiler bu kararı verirken gerek sosyal medyada gördükleri tatlı köpek videolarından etkileniyor yada çevresinde gördüğü köpek besleyenlerden etkileniyor ve köpek sahibi olmaya karar veriyor. Ancak gözden kaçırdıkları bir konu var oda o masum gülen suratın arkasındaki bakım zorlukları. Bakım zorlukları derken yanlış anlaşılmasın maddi olarak değil sadece. Manevi zorlukları daha fazla. Gelin size maddeler halinde karşılaşabileceğiniz hatta kesin karşılaşaksınız diyeceğim olayları yazayım.

Köpek Sahiplendiğinizde Karşılaşabileceğiniz Çevresel Sorunlar

Ailenizden bir kişi bile istemiyorsa yada düşünceliyse köpek sahiplenmeyin. İlerde kesinlikle aile içi problem yaşarsınız.

Köpekler mevsim geçişlerinde çok tüy dökerler neredeyse evinizin heryerinden tüy çıkar. Artık o dereceki işe gittiğiniz kıyafetinize özen gösterdiğiniz halde saatler sonra üzerinizde tüyler bulabilirsiniz.

Bu tüy sorunu bir evi günde en az iki kere süpürmeniz anlamına geliyor. En az iki kere derken abartmıyorum gerçekten en az iki kere.

Günde en az iki defa 1 saatten az olmamak kaydıyla köpeğinizi gezdirmeniz gerekmetedir. Bu zamanı çalışan ve işten gelen bireyler ayıramayabiliyorlar sonra çok zorlanıp sorun yaşayabiliyorlar.

Oturduğunuz binada köpek beslemek yasak mı onu ilk önce öğrenin aldıktan sonra apartman sakinleri ile sorun yaşayabilirsiniz. Köpeğinizden korkup sizi şikayet eden illaki olacaktır. Farklı binalarda farklı şekilde hertürlü tecrübe edilmiştir.

Sokakta gezerken çocuklarına -aa köpek diyen kaçan sizi rahatsız edecek hareketlerde bulunan insanlara rastlayacaksınız.

Kendi halinizde yürürken abi abla saldırır mı gibi saçma sorulara maruz kalacaksınız. Bunları ilk başta okurken basit gibi gelsede uzun süre bu tarz insanlarla karşılaşınca artık iki katı sinir olmaya başlayacaksınız.

İstanbul yada Anadolu şehirleri farketmez insanların çoğu evde köpek beslemeye karşılar buna kendi ailelerimizi de dahil edebiliriz. İstisnalar vardır. Ancak hiç alakası olmayan insanlar size laf söyleyecek evde köpek bakılır mı ? Çok tüy döker. Sizi hasta eder vs gibi buna benzer bir çok yargı ile karşılaşacaksınız.

Tabi bu dediklerimin uzun bir zamana yayıldığını düşünecek olursak sürekli bu sözleri duymak ya sizi sinir hastası yapacak yada insanların ağzının payını verip sürekli tartışmanıza sebep olacak.

Normal kamuya açık parkta dolaştırıken bile basit görünen laf atmalara maruz kalabilirsiniz. Burada gezdirme tuvaletini buraya yapmasın vs gibi. Tuvaletini yaptıktan sonra alsanız bile bu sorunları yaşayacaksınız.

Köpeğinizin bile daha asil bir duruşu olacak ama öyle insanlar göreceksiniz ki vasat olduğu halde size köpeğinizle ilgili öğüt verebilirler.

Köpeğiniz bile o insandan daha temizdir ama öyle insanlardan temizlik dersi dinleyeceksiniz.

Köpeğiniz o insanın yanında melektir ama şeytanlaşmış insanlardan din dersi dinleyeceksiniz.

Yani çevresel faktörlersaymakla bitmez ama temel olarak bu sorunları yaşayacaksınız. Çok nezih bir yerde yaşıyorsanız insanlar kültürlü ise bu sorunların yüzde ellisini yaşarsınız diğer türlü fazlasıyla saydıklarımın hepsini yaşarsınız.

Köpek Sahiplendiğinizde Yaşayacağınız Sosyal Sorunlar

Evinize gelen misafirleriniz köpekten korkuyorsa yada dini hassasiyetleri olduğunu söylüyorsa evinize gelmezler.

Yaptığınız yada sunduğunuz yemekleri yerken tüy sorunundan dolayı önyargılı davranırlar.

Yeni bir yere taşınsanız köpeğiniz var diye kimse hoşgeldine gelemez ve komşuluk ilişkileriniz neredeyse sıfır olur.

Ailenizden uzak bir şehirde yaşıyorsunuz ve gerek ailenize gerekse bir tatil beldesine, otele gitmek istiyorsunuz ancak köpek kabul eden oteller yok denecek kadar azlar. Gittiniz diyelim köpeğinizin odada yalnız kalmasını istemiyorlar. Tatilde de heryere köpeğinizle gidemiyorsunuz. Yani çok sevdiğiniz pati canınız bir süre sonra size ayak bağı olmaya başlıyor.

Tabi hemen aklınıza pet oteller gelebilir. Bu seferde tatilde vicdan yapıyorsunuz köpeğinizi sürekli merak edip bıraktığınıza pişman oluyorsunuz. Gelince köpeğiniz size küsmüş olabiliyor. İyi bakılıp bakılmadığından emin değilsiniz.

Tatile gittiğiniz de köpeğinizin günlük rutinlerini yapmaya devam ediyorsunuz.

Köpeğiniz yabancı bir ortamda sizden ayrı kalmak istemeyebilir havlayıp çevresine rahatsızlık verebilir. Köpek kabul eden otellerde de bu sorunu yaşayabilirsiniz.

Eğer ilk başta eşlerden birisi köpeği istemiyorsa ilerki vakitlerde yaşanan bu sorunlardan dolayı olayın suçlusu hep siz olursunuz.

Bebeğiniz olursa köpeğinizin bakımı maddi ve manevi daha da zorlaşacak. Buda köpek sahiplendirme sayfalarında sıkça gördüğümüz köpeğini başkasına verme yada barınağa bırakmaya sebep olacak. Yani hem sizin için hem köpeğiniz için çok kötü bir durumla karşılaşacaksınız.

Köpek Sahiplendiğinizde Yaşayabileceğiniz Ekonomik Sorunlar

Yetişkin köpeğinize bir buçuk ayda bir kez mama alsanız ortalama 1300 TL 4*2600 = 10400 TL

Köpeğinize 3 ayda bir iç dış parazit yapsanız en az 500 TL’den 4*500= yılda 2000TL

Köpeğiniz senede en az 1 kez hastalansa ortalama en az 3000 TL veteriner masrafı

Ödül maması, oyuncak kemik vs gibi genel geçer masraflar yılda 500-1000 TL arası

Tatile gitseniz pet otele verseniz günlüğü ortalama 400 TL’den *15 gün = 6000 TL

Toplam : 22 000 TL yapıyor 1 yılda en az. Daha fazla veteriner masrafı olursa bu fiyat artabilir.

Ama ekonomik avantajları da olabilir.

Ekonomik olarak iyi yanı diyeceğimiz şey sizi kötü komşularınızla muhattap edip belki kendi evinizi size aldırabilir sorun yaşamamak için.

Arabanız yoksa veterinere getirip götürürken sorun yaşayabilirsiniz evin yakınında veterineriniz yoksa. Küçük ırklar için taksi toplu ulaşım sorun olmasa da büyük ırkları kafese koymak hem boyut hem ağırlık bakımından fazla olduğu için işinizi oldukça zorlaştırabilir.

Yani Sözün Özü köpek bakmak çok zor.

Köpek besleyen arkadaşlar bu yazımı okuyup hiç iyi yanı yok mu derler belki. Tabi köpeğinizde neredeyse hiç bir insanda bulamayacağınız sevgiyi, sadakati ve masumluğu bulabilirsiniz. Ama tüm bunlara rağmen köpek bakımı çok zor ve meşekkatli. Genellikle köpek sahiplenmeden önce güzellemeler yapılır şöyle halledersin böyle kolay gibi. Ama hem ekonomik hemde sosyal olarak sizi baya bir zorlar. Çok free bir işiniz varsa ekonomik durumunuz çok iyiyse sizin gezdirecek vaktiniz olmasa bile ücreti ile gezdirebiliyorsanız yada geniş bahçeli eviniz var ve bakacak aile fertleriniz var ise daha az zorlanırsınız. Benim bu anlattıklarım şehir hayatında yaşayan ve çalışan insanlar için. Yani anlattıklarımın fazlası var eksiği yok.

Bu canları almadan önce umarım bu yazımı okursunuz sonra sokağa yada barınağa bırakmak zorunda kalmazsınız. En önemlisi de köpek üreticilerinin ekmeğine yağ sürmemiş olursunuz. Ben alırken bana goldenlar çok akıllı 2 haftada tuvalet eğitimi alır demişti sosyal medya grubundan bir kişi. ama tam 6 ay sürdü. Yani bazı kişiler size doğruları söylemezler. Meşhur atasözümüz gelir aklıma bu insanları görünce Tilkinin kuyruğu kopmuş gel seninkinide koparalım demiş. Arkadaşlar sahiplenmeden önce çok araştırın düşünün taşının öyle evinize bir köpek alın.

One thought on “Köpek Sahiplenmeden Düşünülmesi Gerekenler Part-2

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir